Yabancı / Melissa Landers Kitap Yorumum

YABANCI

Özgün Adı: Alienated
Yazarı: Melissa Landers
Yayınevi: GO! Kitap
Goodreads Puanı: 4,00
Sayfa Sayısı: 423
Arka Kapak Yazısı: 
"UZAYLILAR İNSANLARLA İKİ YIL ÖNCE BAĞLANTI KURDU. Şimdi de Dünyalı Cara Sweeney, ailesiyle onlardan birini misafir etmeye hazırlanıyor. 
Gezegenler arası öğrenci değişim programı kapsamında evinde L'eihrli bir lise son sınıf öğrencisini ağırlamaya hazırlanan Cara, bu sayede hem hayallerindeki üniversiteye ücretsiz gidebilecek hem de o gizemli L'eihrliler hakkında gazetecilerin uğrunda öleceği bilgiler edinecektir. L'eihrlli öğrenci Aelyx'in, ayakları yerden kesen yakışıklılığı da cabası.
Ama işler hiç de düşünüldüğü gibi yolunda gitmeyecektir, çünkü Aelyx'i okulda istemeyenler de vardır ve sayılar hiç de az değildir. Tehdit mektupları almaya başlayan Cara bir süre sonra Aelyx ile okula polis eşliğinde gitmek zorunda kalacaktır. 
Okuldaki herkes tarafından dışlanan Cara'nın artık tek arkadaşı Aelyx'tir. Üstüne üstlük Cara ona sırılsıklam aşık olmuştur. Öte yandan Aelyx'in de ölümcül sonuçlar doğurabilecek sırları vardır. Büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olan Cara hem kendisinin ve sevdiği çocuğun hayatı hem de gezegenin geleceği için bir ölüm kalım savaşı vermek zorundadır."
***
Herkese yeniden merhaba! Bugün Yabancı ile ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım.
Yabancı, yayımlandığı günden beri sık sık gördüğüm bir kitaptı. Konusu bana göre oldukça ilgi çekici ve değişikti. Pek fazla bilim-kurgu okuyan birisi değilim; bilim-kurguyu film olarak daha çok seviyorum. Ama Yabancı -belki de- genç yetişkin türünde olmasından dolayı ilgimi çeken bir kitaptı. Yabancı'yı İzmir Kitap Fuarı'nda almıştım. Ben tam Yabancı'ya başlayacakken İşgalci basılmıştı ve nedeni bilinmez İşgalci'yi almadan, Yabancı'yı okumak istemedim. Birkaç hafta önce de İşgalci'yi alınca, Yabancı'yı okumaya başladım.
Öncelikle konusundan bahsetmek istiyorum çünkü konu aşırı derecede harika. Uzaylıların varlığı sonunda resmiyet kazanıyor ve gezegenler arası bir değişim programı başlıyor! Ana karakterimiz Cara Sweeney, bu değişim programının gezegenimizdeki temsilcilerinden biri denebilir; L'eihrli bir genci evinde misafir edecek! Misafir edeceği uzaylı genç de, Dünya-L'eihr ittifakının olmasını hiç istemiyor.
Aslında L'eihrlilere uzaylı dememize rağmen bilim-kurgu filmlerinde görmeye alışık olduğumuz insana hiç benzemeyen bir görünüşe sahip değiller! İnsanlarla fazlasıyla ortak noktaları var. Ama L'eihrliler insanlar gibi duygularıyla hareket etmiyorlar ki bu da en büyük insan-L'eihr farkı denebilir. Ayrıntılara daha fazla değinmek istemiyorum. Bu farklardan bahsedilen kısımlar benim kitapta en çok eğlendiğim kısımlardı çünkü kurgunun geliştiği yerler bu kısımlardı!
Gelelim yorumuma!
Yabancı benim okurken fazlasıyla eğlenceli zaman geçirdiğim bir kitap oldu. Aelyx'in gezegenimize ayak uydurma sürecinde oldukça komik diyaloglar geçmişti. Aelyx kendisine göre insan ırkının kötü yönlerinden bahsederken, L'eihrlileri övmesi falan oldukça komikti. İnsan yemeklerini yiyememesi ve Cara'nın her seferinde ona başka şeyler denettiği zaman ki diyaloglar oldukça eğlenceliydi. Ama bütün kitap boyunca en sevdiğim Aelyx repliği hiç kuşkusuz Cara çikolata ağırlıklı bir tabak hazırlayıp 'Sana bir tabak diyabet getirdim' tarzı bir cümle söylemesiydi.
Cara sevdiğim kız karakterlerden birisi oldu. Oldukça mantıklı hareket eden bir karakterdi ve zeki karakterleri kim sevmez? Ayrıca Aelyx'e davranışları falan oldukça hoştu. Onun Dünya'ya alışmasını sağlamak için yaptıkları, onunla -Aleyx pek umursamasa da- arkadaş olmaya çalışması fazlasıyla tatlıydı. Ama Cara&Aelyx arasındaki en iyi şey aralarındaki aşkın hemen acele olmamasıydı. Bu kitapla ilgili en büyük artılardan birisiydi. Kimse pat diye uzaylı&insan aşkı okumak istemez diye düşünüyorum.
Kitapla ilgili benim için tek sorun bütün olayın son 70/80 sayfaya toplanmasıydı. Tamam, kurgu gereği olayların sona toplanması mantıklı bir şeydi. Ama yine de pat diye aksiyon olunca ve yazarın aksiyon sahnesi yazmasına alışık olmadığımdan afallamış ve kitabı birkaç gün elime almamıştım. Belki de bir anda hiç olay yokken ve bu durgunluğa alışmışken bir anda olay olması beni şaşırtmış olabilir.
Yazar, Melissa Landers kurgusunda hiçbir şeyi pek aceleye getirmemiş. Ne ana karakterler arasındaki ilişkiyi ne de kitabın başından beri beklediğiniz asıl olayı. Bu fazlasıyla iyi bir şey olsa da bir şekilde kitabın ilk başlarında hiçbir şey olmaması sizi sıkabiliyor. Bazı yerlerinde gereksiz derecede uzatıldığını falan düşünebiliyorsunuz. Ama kitabı bitirdikten sonra düşününce her şeyin o sondaki asıl olayı ve Cara&Aelyx ilişkisini bir şekilde etkilediğini ve içlerinden biri bile olmasa hiçbir şeyin aynı olmayacağını anlıyorsunuz.
Kitabı bitirdiğimde bu yazının daha uzun olacağını düşünmüştüm. Sanırım biraz kısa oldu, kesin bir şeylerden bahsetmeyi unuttum. Ama yine de ana şeylerden bahsettiğimi düşünüyorum.
Yabancı önerebileceğim bir kitap. Gerçekten güzeldi. Okurken eğlenceli zaman geçirebileceğiniz bir kitap. İkinci kitap olan İşgalci şu an kitaplığımda okunmayı bekliyor en kısa zamanda onu da okuyup yorumunu paylaşacağım.
Yabancı için puanım; 4/5!
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dikenler ve Güller Sarayı & Sis ve Öfke Sarayı / Sarah J. Maas Kitap Yorumum

Gümüş Alevler Sarayı | Sarah J. Maas Kitap Yorumum

1984 / George Orwell Kitap Yorumum + Çokça Alıntı