Kitap Alışverişim | kitayurdu

Herkese yeniden merhaba! Kendime uzun zamandır çok fazla istediğim, çok merak ettiğim harika olacaklarını şimdiden bildiğim kitaplar aldım ve bunları tabii ki sizlerle de paylaşmak istedim. Umarım keyifle okursunuz.

Öncelikle alışverişimi kitapyurdu'ndan yaptım. Daha önce hiç Kitapyurdu'ndan alışveriş yapmamıştım şaşırtıcı bir şekilde. Bu sefer de birkaç sitede aynı alışverişi oluşturduğumda en ucuzu Kitapyurdu olduğu için burayı tercih ettim. Kitaplarımda hiçbir hasar yok. Ve hızlı denebilecek bir şekilde geldi. Siparişi salı günü öğleden sonra vermiştim. Cumartesi sabah kargom elime ulaştı. Daha önce daha çok beklediğim siteler olduğu için bu gayet iyi geldi.

Aldığım ilk kitap Victor Hugo'nun Bir İdam Mahkumunun Son Günü isimli kitabı. Uzun zamandır istediğim övgüsünü -tabii ki- çok fazla duyduğum bir kitaptı. İnce bir kitap olması da açıkçası beni gayet sevindiriyor. Son zamanlarda biraz fazla kalın kitaplar okudum. Bir ay içinde bir sürü kitap okumayı özledim doğrusu. Bu da bizi bir diğer kitabıma yani Dostoyevski'nin İnsancıklar kitabına getiriyor. İkisini arka arkaya okumayı ve aylık okuma sayılarımı arttırmayı planlıyorum :) . Dostoyevski okumaya başlamayı uzun zamandır istiyordum. İnsancıklar'ı hep başlangıç seviyesinde görüyordum ve zaten yazdığı ilk eserlerden olması da 'başlangıç için daha iyi ne olabilir ki' dedirtiyor.

Aldığım bir sonraki kitap ise Eduardo Galeano'nun Aynalar'ı. Bu kitap benim yeni haberdar olduğum bir kitap. Aynalar tarih kitabı kategorisine giren bir kitap. İçinde evrensel bir tarih yazılı diyebilirim. Bir sürü başlık halinde kısa kısa metinler var. Ben kitabı bir kitapçıda hiç incelememiştim bu yüzden metinlerin bu kadar kısa olmasına şaşırdım. Oturup tek seferde uzun sayfalar okumaktansa masa üzerine, baş ucuna bırakılıp ara ara üç dört metin okuyarak bitirmeyi planlıyorum. Zaten bittikten sonra mutlaka sizlerle de paylaşırım.

Sonraki kitabım Stefan Zweig'dan Karmaşık Duygular. Uzun zamandır listemdeydi Karmaşık Duygular. Hazır Zweig okumayı özlemişken de bu alışverişe dahil ettim. Kitap yedi öyküden oluşuyor. Öykü okumaya pek bayılmıyorum ama daha önce Zweig'dan bir öykü kitabı daha okuduğum için seveceğimi düşünüyorum.

Bir sonraki kitabım Jane Austen'dan Emma. Gurur ve Önyargı'yı okumuştum geçtiğimiz aylarda ve beğenip yazarın diğer kitaplarını da okumaya karar vermiştim. Emma, Jane Austen listemin en başındaki kitaptı. Zaten kendisinin de en sevdiği kitabıymış; bu yüzden beklentim daha da fazla. İleriki aylarda keyifle okuyacağım.

Aldous Huxley'nin Cesur Yeni Dünya'sı galiba liseden beri okumak istediğim bir kitap. Felsefe hocamız, içinde bir sürü distopya ve ütopya kitabın bulunduğu bir liste vermişti bize. O zaman o listeden sadece 1984'ü okumuştum ama Cesur Yeni Dünya'yı okuyan arkadaşlarım gerçekten çok beğenmişti. O zamandan beri her alışverişimde sepetime ekleyip, başka kitaplar dahil olduğunda ilk elediğim kitap oluyordu. Bu sefer inat edip hiçbir şekilde çıkartmadım listemden. Okumak için sabırsızlanıyorum. En kısa zamanda okuyup yorum yazısıyla buradayım :)

Son kitabım ise Jack London'dan Martin Eden. Bu kitap diğerleri gibi uzun zamandır listemde değil. Son zamanlarda övgüsünü çokça duymaya başlamıştım. Okuyan herkesin çok beğenmesi ve olumsuz hiçbir yorum görmemem de kitaba olan ilgimi fazlasıyla arttırdı. Aldığım diğer kitaplardan biraz daha kalın olması sebebiyle okumayı biraz erteleyeceğim ama kış bitmeden okumak istediğim kitaplarımdan bir tanesi.

Benim alışverişim bu şekildeydi. Şu an kitaplığımda bu kışı geçirebilecek kadar çok okunmamış kitabım oldu. Ama muhtemelen bu bana engel olmaz ama olacakmış gibi davranabiliriz.

Aldıklarımdan hangilerini okuyup sevdiniz, hangilerini daha önce okumamı önerirsiniz yorum yazarsanız çok sevinirim. Bir sonraki yazıda, muhtemelen Rüzgarın Adı'nın yorumunda görüşmek üzere.