Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ekim & Kasım 2020 | Kızıl Kraliçe, Mekanik Melek, The Boys, Marvelous Mrs. Maisel

Resim
Herkese yeniden merhaba! Blog yazmaya ara verdiğim çok olmuştu ama bu sefer cidden nasıl blog yazılıyordu diyecek kadar uzun bir ara vermiş oldum. Okulumun başlaması, İzmir depreminin psikolojimi oldukça etkilemesi ve yazma motivasyonumu bulamamam nedeniyle böyle bir ara verdim. Ama okumayı çok aksatmadım. Son iki ayda oldukça güzel kitaplar okudum, serilere başladım.  Ekim ayında Kızıl Kraliçe serinin iki kitabını okudum. Kızıl Kraliçe ile ilgili bir yorum yazısı hazırlamıştım,  buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.  Gerçekten çok beğendiğim bir seri başlangıcı oldu. İkinci kitap Cam Kılıç ile ilgili okuduğum yorumlardan dolayı bir önyargım vardı. Çoğu kişi ilk kitaba göre temponun düştüğünü, kitabın sıkıcı olduğunu ve hayal kırıklığına uğradıklarını söylüyordu. Zaten bir anda düşen Goodreads puanı da çoğunluğun bu konuda hemfikir olduğunun kanıtıydı. Kitaba böyle bir önyargıyla başladım ve ilk 100-150 sayfayı cidden çok sıkılarak okudum. Konu hem ilerliyor hem ilerlemiyordu. Mare sevdi

Kızıl Kraliçe / Victoria Aveyard Kitap Yorumum (Red Queen #1)

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün uzun zamandır okumak istediğim Kızıl Kraliçe serisinin ilk kitabı hakkındaki düşüncelerimi paylaşacağım. Kızıl Kraliçe, aslında okumayı düşündüğüm bir seri değildi. İlk kitabı Instagram'da oldukça indirimli bularak alsam da serinin devam kitapları oldukça pahalı olduğu için okumamıştım. Geçtiğimiz günlerde Amazon'un sitesinde kitaplar için ekstra bir indirim olduğunu görünce ve Kızıl Kraliçe'nin devam kitaplarının indirim oranı da çok iyi olunca seriyi sipariş ettim. Küçük bir not: kitapları öğle saatlerinde sipariş verdim ve kargom bir sonraki gün elime ulaştı. Gerçekten Amazon'a bayılıyorum! Kitaplar hem çok iyi indirimlerle alabiliyor hem de hasarsız ve hızlı kargoyla elime ulaşıyor. Harika!  Kızıl Kraliçe'ye gelecek olursam... Kızıl Kraliçe'de dünya, kızıllar ve gümüşler olarak ikiye ayrılıyor. Ve bu ayrım direkt kan renklerine göre yapılmış durumda. Gümüşlerin özel yetenekleri de var; metali kontrol etmek, düşünce okumak, ateş

Eylül 2020 | Napoli Romanları, Dikenler ve Güller Sarayı

Resim
Herkese yeniden merhaba! Yılın şu ana kadar ki en verimli ayını geçirdim diyebilirim. Hem okuduğum her kitabı çok severek okudum, hem de uzun zaman sonra ilk kez bu kadar çok kitap okuyabildim.  Öncelikle, Napoli Romanları'nın ikinci ve üçüncü kitapları olan Yeni Soyadının Hikayesi ile Terk Edenler ve Kalanlar 'ı okudum. Napoli Romanları, 2020'de okuduğum en güzel seri. Lenu ve Lila adındaki iki arkadaşın, çocukluklarından yaşlılıklarına kadar olan hayat hikayelerini okuyoruz. Seri hem dönemini çok başarıyla anlatıyor hem de iki arkadaşın ve çevrelerinin yaşadıklarıyla sizin heyecanlandıran, üzen ve mutlu ediyor. Her yönüyle çok güzel. Bu ay okuduğum Yeni Soyadının Hikayesi , olaysız tek bir sayfası olmayan bir kitaptı. Hem seri içinde, hem de genel favorilerime giren bir kitap oldu. Her sayfasından çok keyif alarak okudum. Üçüncü kitap Terk Edenler ve Kalanlar ise ikinci kitaba göre daha sakin ilerliyordu. Karakterlerin yaşamları oturmuş, evlilikleriyle ve çocuklarıyla i

Buz ve Yıldızışığı Sarayı / Sarah J. Maas Kitap Yorumum

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün, en en en sevdiğim serilerden birisi olan Dikenler ve Güller Sarayı serisinin, yan kitabından bahsedeceğiz. Buz ve Yıldızışığı Sarayı, yurtdışında 2018 yılında yayımlanmıştı. Ülkemizde ise, geçtiğimiz günlerde çıktı. Gerçekten bir novella için bu kadar beklemek beni çok üzüyor.  Buz ve Yıldızışığı Sarayı'nda karakterlerimiz savaş bittikten sonraki ilk Kış Gündönümünü kutlamak üzere hazırlık yapıyorlar. Birbirlerine hediyeler alıyorlar, Velaris'i biraz daha keşfediyoruz, karakterlerin bazen komik bazen hafif cringe sahnelerini okuyoruz... Tabii bir yandan da bir sonraki kitapta karşılaşacağımız sorunların alt yapısı hazırlanıyor. Öncelikle kitap serinin diğer hiçbir kitabına benzemiyor. Hem konu olarak hem de işleniş bakımından. Elbette bunda diğer kitaplardaki atmosferin de etkisi var. Bir savaş ortamında karakterlerimizi okumak daha keyifliydi. Birbirlerini kaybetme korkularını okumak, gerginliklerini azaltmak için şakalar yapmalarını okumak, zek

Terk Edenler ve Kalanlar / Elena Ferrante Kitap Yorumum (Napoli Romanları #3)

Resim
Herkese yeniden merhaba!  Napoli Romanlarının üçüncü kitabını da bitirdim ve artık seriyi bitirmeye çok yakınım. Seriyi hemen bitirmemek adına, üçüncü kitabı eylül ayının sonlarına doğru okumak istesem de elime aldığım kitaplarda ilerleyemediğimi fark edince dayanamayıp Terk Edenler ve Kalanlar'ı okumaya başladım ve bir çırpıda bitirdim. Üçüncü kitap biraz daha Lenu odaklı ilerledi. Lenu'nun işine ve evlilik hayatına biraz daha fazla odaklandık ama bu demek değil ki Lila çok az var. Elbette yıllar içinde iki arkadaşın görüştükleri anlar oluyor, Lenu başkalarından Lila hakkında bilgi alıyor vs. Lila'nın hayatına da en az Lenu kadar hakimiz diyebilirim. Terk Edenler ve Kalanlar'da karakterlerimiz artık yetişkinler ve yeni ortamlara dahil oluyorlar, çevrelerine karşı algıları değişiyor. Bu yüzden de bu kitapta dönemin İtalyasına yönelik oldukça fazla bilgi bulabilirsiniz. Lenu'nun ve diğer karakterlerin dönemin sorunlarına yönelik fikirleri de farklı bakış açıları göre

Yeni Soyadının Hikayesi / Elena Ferrante Kitap Yorumum (Napoli Romanları #2)

Resim
Herkese yeniden merhaba!  Napoli Romanları, daha ilk kitabıyla beni büyülemişti ve harika bir seri okuyacağıma emindim. İkinci kitap beni yanıltmadı ve seriye olan heyecanımı daha da arttırdı. Yeni Soyadının Hikayesi, Lila'nın düğününü konu alarak başlıyor ve öyle farklı yerlere ilerliyor ki okurken çok şaşırıyorsunuz.  Kitap ile ilgili en sevdiğim şeylerden biri daha ilk sayfalarda bulunuyor. Yazar, anlatmaya ilk kitabı bıraktığı yerden başlamıyor. İkinci kitabın kilit noktalarından biriyle başlıyor ve kitap boyunca karakterlerimizin o noktaya ilerlemesini okuyoruz. Ama bunu kitap içindeki olaylarla unutuyoruz ve daha ilk sayfalarda okuduğumuz o anlarla kitabın yüzde yetmişini falan okumuşken tekrar karşılaştığımızda 'Evet, böyle başlamıştı.' diyoruz. Buna büyük bir hayranlık duyduğumu söylemeliyim. Kitabın başıyla, ortaları arasında güzel bir çember çiziyor ve oldukça ustaca yapıyor bunu. Yeni Soyadının Hikayesi, kesinlikle ilk kitaptan daha iyiydi. Bunu okuduğunuz başka

Ağustos 2020 | Dönüşüm, Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım, Kılıçların Fırtınası

Resim
Herkese yeniden merhaba! Kitaplar anlamında çok kötü geçen haziran ve temmuz aylarından sonra, ağustos ilaç gibi geldi diyebilirim. Bu ay tam beş kitap okudum. Hepsinden sırayla bahsedeceğim. Bu ay ilk olarak önceki ay başlayıp bitiremediğim Kılıçların Fırtınası Kısım 1 'i okudum. Buz ve Ateşin Şarkısı serisi gerçekten sevdiğim seriler arasında. Üçüncü kitapta da tempo hiç düşmeden devam ediyor. Ortalık yine çok karışık, bir sürü kral ve kraliçe var, Stark'ların durumu hala çok kötü ve Jon oldukça zor bir durumun içinde. Kılıçların Fırtınası, -daha kısım ikiyi okumasam da- serinin şu ana kadar okuduğum kitapları arasında favorim. Çünkü dizide hala daha severek izlediğim anların çoğu bu kitapta. Bu anlar, karakterlerin kendilerine özgü, unutulmayacakları şeyler yapmalarıyla ilgili. Kısacası ikonik anları çok seviyorum. Kısım ikiye başladım ama ilgimi başka kitaplar çektiği için kenara bıraktım. Eylül sonuna doğru okumak istiyorum. Kısım ikiyi okuduktan sonra daha uzun bir yazı

Yüreğinin Götürdüğü Yere Git / Susanna Tamaro Kitap Yorumum + Alıntılar

Resim
Herkese yeniden merhaba!   Yüreğinin Götürdüğü Yere Git, bir büyükannenin ondan uzakta yaşayan ve arasının çok iyi olmadığı torununa yazdığı mektuplardan oluşan bir kitap. Büyükannenin hayatını, kızıyla ilişkisini, evliliğini, hayatı boyunca yaptığı hataları, bunlardan duyduğu pişmanlıkları anlattığı mektuplar. Bir nevi günah çıkartma da diyebiliriz.  Kitabın çok kolay okunduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Zaten 150 sayfa, bir gün içinde çok rahat bitirilebilecek bir kitap. Mektuplar halinde yazıldığı için dil oldukça yalın. Kitabın içinde söylendiği gibi olay örgüsü dümdüz bir çizgide ilerlemiyor. Gerçekten akla geldikçe yazılmış izlenimi uyandırıyor. Bu da üslupla birleşince okumayı daha keyifli yapıyor.  Yüreğinin Götürdüğü Yere Git, tam bir başucu kitabı. Arada belirli mektupların okunabileceği, alıntılara göz atılabilecek ya da yeni baştan okunabilecek bir kitap. Gerçekten çok etkileyiciydi. Kitabın sevmediğim tek yönü, çok yüzeysel olmasıydı. Bazı olayları daha detaylı okumak

Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım / Elena Ferrante Kitap Yorumum (Napoli Romanları #1)

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün dört ciltlik Napoli Romanları serisinin ilk kitabı hakkındaki yorumlarımı paylaşacağım. Napoli Romanları, iki yakın arkadaşın bütün hayat hikayesini anlatıyor. Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım'da  Lenu ve Lila isimli ana karakterlerimizin çocukluk ve ergenlik yıllarını okuyoruz. Büyüdükleri mahallenin yapısı, kültürü, arkadaşlar arasındaki kıskançlık, mahallede büyüyen genç kızların yaşadıkları zorluklar, ailelerin nispeten cahil davranışları ve 50/60'ların İtalyası çok güzel bir şekilde anlatılıyor. Kitapta anlatıcımız Lenu ve artık yaşlı bir kadınken arkadaşı ile olan hikayesini yazmaya başlıyor. Bu yüzden de geleceğe yönelik referanslar, değerlendirmeler çokça bulunuyor. Ki bu okumaktan en keyif aldığım şeylerin başında geliyor. Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım, yorumlara baktığımda genellikle okuyucuların beklentilerinin altında kalmıştı. Çoğunluk büyük bir beklentiyle başlamış seriye. Böyle olması çok normal çünkü kitabın ilk on, on beş say

Sahilde Kafka / Haruki Murakami Kitap Yorumum + Alıntılar

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün uzun zamandır çok heyecan duyduğum, en sevdiğim yazarlardan biri olan Haruki Murakami'nin en sevilen kitaplarından birisi olan Sahilde Kafka hakkında düşüncelerimi paylaşacağım. Sahilde Kafka, Murakami'yi arattığınızda harika yorumlarıyla ilginizi çekecek ilk kitaplardan birisi hiç kuşkusuz. Hakkında çok nadir kötü yorum okudum diyebilirim. Herkesin çok beğendiği bir kitap. Goodreads puanı 4.14. Hem Murakami zaten çok sevdiğim bir yazar olduğu için hem de kitaba yönelik bu denli olumlu şey görünce beklentim çok yüksek bir şekilde okumaya başladım. Sahilde Kafka, Kafka Tamura isimli on beş yaşında bir gencin evden ve babasının bulunduğu bir kehanetten kaçması ile başlıyor. Tokyo'dan Takamatsu'ya gidiyor ve oradaki yaşamını okumaya başlıyoruz. Bir de Nakata var. Bir yandan da onun bölümlerini okuyoruz. Nakata ise atmışlarında ve kedilerle konuşabilen birisi. Nakata hakkında heyecanı bozmamak adında daha fazla bir şey söylemiyorum. Kon

Küçük Kadınlar / Louisa May Alcott #kom2020

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün sizlerle modern klasikler dizisinin son çıkan kitaplarından biri olan Küçük Kadınlar hakkındaki yorumlarımı paylaşacağım. Küçük Kadınlar kitabını yıllar önce Friends izlerken duymuştum. Joey, Rachel'ın önerisiyle kitabı okuyordu ve bölümlerden birisinin ana temasını oluşturuyordu diyebilirim. O zamandan beri oldukça merak ettiğim bir kitap. 2019'da da çok sevdiğim oyuncuların yer aldığı filminin çıkmasıyla kitaba olan merakım daha da çok arttı. Küçük Kadınlar Meg, Jo, Beth ve Amy isimli dört kız kardeşin daha iyi insanlar olmak istemeleri, anneleri ve komşuları ile yaşadıkları ilişkileri konu alan bir kitap. Kızların hepsinin kendilerinde değiştirmek istedikleri huyları hakkında bir şeyler yapmalarını okuyoruz. Aslında temelde, büyüme çağında olan kızların çevrelerindeki kişilere ve olaylara nasıl tepki verdiklerini, nasıl büyüdüklerini okuyoruz. Annelerinin onlara verdiği nasihatlar ve kendi çıkarımları da kitabı ve kızları besliyor, geliş

Kitap Alışverişi | Amazon

Resim
Herkese yeniden merhabalar! Bugün Amazon'dan yaptığım kitap alışverişim geldi. Hepsi çok ama çok heyecanlı olduğum kitaplar. Bu yüzden hemen yazısını hazırlamak istedim. Amazon, ilk kez kullandığım bir siteydi. Çoğu zaman Kidega ve Kitapyurdunu kullanıyordum. Uzun zamandır kendime Yüzüklerin Efendisi serisini almak istiyordum ve sürekli sitelerden kitapların fiyatına bakıyordum. Kidega ve kitapyurdu arasında büyük bir fiyat farkı vardı. Kitap yurdunu kullanmaya karar versem de başka kitaplar ekleme konusunda kararsızlık yaşadığım için alışverişim kenarda kalmıştı. Cumartesi günü youtube'da amazon alışverişi videosu düştü önüme ve aklımdaki kitaplarla orada bir sepet oluşturdum. Gerçekten fiyat farkı harikaydı. Eğer şu sıralar kitap almayı düşünüyorsanız kesinlikle Amazon'a göz atın. Bunca zaman neden bu siteyi kullanmadım bilmiyorum gerçekten fiyatlar çok hoşuma gitti. Uzun zamandır istediğim, merak ettiğim kitapları seçtim. Alışverişimi cumartesi günü öğleden sonra

Mayıs 2020 | Neler Okudum, Neler İzledim?

Resim
Herkese yeniden merhaba! Haziran ayının ortasına geldik ama ben mayıs yazısını ancak hazırlayabiliyorum. Ama mayıs ayının kayıp olmasındansa geç olmasına rağmen bir yazı paylaşmak istiyorum. Reading slump beraberinde blog yazma motivasyonumu da etkiliyor diyebilirim. Öyle ki başladığım 30 günlük kitap challenge yazılarını bile hazırlamayı sürekli erteliyorum. Ayın en başında Jane Austen'dan Akıl ve Tutku 'yu okudum. Çok çok beğendim. Şu ana kadar Austen'dan okuduğum en iyi kitaptı. Her sayfası dolu doluydu, hiç sıkmadı diyebilirim. Okuyucusunu çok meraklandıran, sonraki bölümler için fazlasıyla heyecanlandıran ve en önemlisi şaşırtabilen bir kitaptı. Kitaplığımın en değerlilerinden oldu diyebilirim. Daha detaylı yorumumu ve kitaptan alıntıları incelemek için  tıklayabilirsiniz. Akıl ve Tutku'dan sonra mayıs ayı benim için kitap seçmeye çalışmakla geçti diyebilirim. Elime neyi alsam yirmi, otuz sayfadan fazlasını okuyamadım. Aslında aklımda Mrs. Dalloway'i oku

Akıl ve Tutku / Jane Austen Kitap Yorumum #kom2020

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bir başka Jane Austen kitap yorumuyla karşınızdayım. Akıl ve Tutku benim en merak ettiğim Jane Austen kitabıydı. Genellikle çoğu kişinin favorisiydi ve en başarılı görülen eseri olduğunu duymuştum. Bu yüzden merakım çok artmıştı. Daha önce okuduğum Gurur ve Önyargı'ya çok bayılmamış, Emma'yı çok sevmiş ve Northanger Manastırı'nı neredeyse hiç beğenmemiştim. Ama Akıl ve Tutku'yu çok beğeneceğimden emindim. Akıl ve Tutku, birbirinden oldukça zıt iki kız kardeş olan Elinor ve Marianne'i anlatıyor. Onların karakterlerini, aşklarını, çevreleriyle olan ilişkilerini okuyoruz. Tema açısından klasik bir Jane Austen kitabı denebilir. Dönemin şartlarında evlilik, bu evliliğe ana karakterlerimizin kişiliklerinin dahil oluşu, karakterlerimizin yeni çevrelere girişi ve evliliğin biraz da maddi kısmının getirdiği zorluklar. Ana karakterlerimizden Elinor Dashwood, kardeşinin aksine daha sağduyulu, sessiz sakin ve kitabın adındaki akılı temsil eden ka

30 Day Book Challenge! Gün 5-6-7

Resim
Herkese yeniden merhabalar! Gün 5: Seni mutlu eden bir kitap Buna cevabımı çok düşündüm. Genel olarak kitap okumak her okuyucu gibi beni mutlu ediyor; ağlatanları saymazsak tabii. Ama kitaplığıma baktığımda okurken keyif aldığım ve kendimi mutlu hissettiğim kitap olarak Taht Oyunları'nı ve serisini seçtim. Bu seriye geçtiğimiz sene başlamıştım ve çok beğenmiştim. Hala okumam gereken bir sürü kitabı var. Kitaplardaki entrikaları ve akıllı karakterleri okumak, bir krallık savaşının adımlarını görmek, dizide gördüğüm olaylara karakterleri taşıyan olayları ve onların ruh halini daha detaylı bir şekilde anlayabilmek beni mutlu ediyor diyebilirim. Gelecek ay, serinin bir kitabını daha okumak istiyorum, bu dünyayı gerçekten özledim. Gün 6: Seni mutsuz eden bir kitap Madam Bovary okuduğum sırada beni mutsuz etmiş, üzmüştü. Her ne kadar okuması benim için oldukça yorucu olsa da Madam Bovary'nin yaşadıklarını, duygularını okumak çok güzeldi. Yazar Madam Bovary'nin mutsu

30 Day Book Challenge! Gün 2-3-4

Resim
Herkese yeniden merhabalar! Gün 2: Üçten fazla kez okuduğun bir kitap Kitapları yeniden okumayı çok seviyorum. Ama Harry Potter serisini tekrar okumayı daha da çok seviyorum. Her sene seriyi bir kez daha okuyordum, üç dört sene bu şekilde okudum sanırım ama bu sene, en azından aralık ayına kadar falan, Harry Potter okumamaya karar verdim. Okunacaklar listemi biraz hafifletmem gerekiyor. Ama bu seriyi yeniden okumanın dışında Ölüm Yadigarları'nı tek başına çok kez okudum. Seride her şeyin çözümlendiği, eski karakterleri gördüğümüz, ilk yarısıyla oldukça sakin, ikinci yarısıyla fazlasıyla koşuşturmacalı olan Ölüm Yadigarları, içinde her şeyi barındıran bir kitap. Serideki favorim değil ama Rowling'in oldukça ince detaylarla ördüğü ve bir sürü düğüme sahip Harry Potter kurgusunun çözümlenmesini okumak enfes. Gün 3: Favori serin Favori birçok serim var. Ama bu soruya Harry Potter demezsem kendime ihanet etmiş olurum. Çok seviyorum yani anlatmam pek mümkün değil. Hem

30 Day Book Challenge! Gün 1

Resim
Herkese yeniden merhaba! 30 günlük bir kitap tagını blogda paylaşmaya karar verdim. Ancak her gün post atıp, blogu bu tag ile doldurmaktansa birkaç günde bir, birkaç günü içeren bir şekilde yapmaya karar verdim. Birçok kitaptan bahsedebileceğim ve keyifli olacağını umduğum bir tag. İlk post olduğu için bugün yalnızca ilk günün kitabından bahsedeceğim. Sizin seçimleriniz neler, bunu da yorum yazarsanız çok sevinirim! Gün 1: Geçen sene okuduğun en iyi kitap. Hiç şüpheye düşmeden cevap veriyorum: İklimler. Kendisi benim en en en sevdiğim kitap. Konusundan kısaca bahsetmem gerekirse: Kitap iki bölümden oluşuyor ve iki aşk hikayesi okuyoruz. İki hikayede karakterlerimizden birisi ortak. Ve bu iki hikaye hem birbirinden çok farklı hem birbirine çok benziyor. Okurken ne demek istediğimi anlayacaksınız. İklimler benim tarif etmekte çok zorlandığım bir kitap. Çünkü bana hissettirdiklerini, düşündürdüklerini ve bende değiştirdiği her şeyi anlatmam imkansız. Bazı kitaplar favorimiz ol

Nisan 2020 | Okuduklarım, İzlediklerim

Resim
Herkese yeniden merhaba! Sanki yıllar sürmüş gibi gelen bir mart ayından sonra, sanki bir hafta süren bir nisan ayını geride bıraktık. Nisan size de çok hızlı geçmiş gibi gelmedi mi? Belki de evde olmaya ve bu yeni karantina düzenini alıştığımız, kendimize bir rutin oluşturabildiğimiz içindir. Nisan ayı benim için tek bir kelimeyle özetlenebilir: ödev! Hocalarımız önlenemez bir şekilde sürekli ödev veriyorlar. Artık hangi ders için hangi ödevi hazırlayacağım, teslim tarihleri, hangileri grup hangileri bireysel ödevdi falan birbirine girdi. Gerçekten her gün bilgisayar başına oturup ödevler için bir şeyler yapıyorum ve kelimenin tam anlamıyla bıktım. Vize ödevlerim 8 mayıs itibariyle bitecek ve ondan sonra da final ödevleri başlayacak... Tam derin bir nefes alayım rahatlayayım derken yeni bir ödev çıkıyor ortaya kısacası. Yine de bu ödev yoğunluğuna rağmen, neredeyse yıllardır göremediğim bir okuma sayısına ulaştım. Uzun zamandır bir ayda 7 kitap okumamıştım. Ne kadar iyi hissett

Evelyn Hugo'nun Yedi Kocası / Taylor Jenkins Reed Kitap Yorumum

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün 2020 favorilerimden bir kitap hakkında konuşacağız. Kitabı bitireli birkaç gün oldu ancak nedenini anlayamadığım bir şekilde bilgisayarımdan Blogger'a giriş yapamıyordum. Biraz stresli birkaç gün oldu benim için. En sonunda başka bir tarayıcı indirip oradan giriş yaparak bu sorunu halletim ve sonunda Evelyn Hugo hakkında bir şeyler yazabiliyorum. Evelyn Hugo'nun Yedi Kocası, 2020 ocak ayında yayımlandı. Goodreads'te sıkça gördüğüm ve yüksek puanıyla dikkatimi çekmiş bir kitaptı. Hakkında Türk okuyuculardan birkaç yorum daha gördükten sonra merakım daha da çok arttı diyebilirim. Evelyn Hugo, 50'lerin en ünlü Hollywood yıldızlarından birisi. Oynadığı filmler, güzelliği, yedi evliliği onu gerçekten merak edilen ve ünlü bir kadın yapmış. Seksenli yaşına geldiğinde çok ikonik kıyafetlerini satışa çıkarıyor ve bir derginin çok da üst düzeyde olmayan bir yazarıyla bu konu üzerine bir röportaj yapmak için buluşuyor. Aslında amacı elbiseleri

Tersyüz / Amy Harmon | Alıntılar

Resim
Herkese yeniden merhaba! İlk kez 2015 yılında okuduğum Tersyüz kitabını birkaç gün önce yeniden okudum. Tekrar bir yorum yazısı yazmak istemediğim ama bu kitaptan tekrar bahsetmek istediğim için sizlerle en sevdiğim alıntıları paylaşmaya karar verdim. 2015 yorumum için  tıklayabilirsiniz. Tersyüz kitabı kitaplığımda bulunan kuşkusuz en sevdiğim kitaplardan birisi. En sevdiğim kitaplar listemi çok kabarık tutmamaya özen gösteriyorum. Yalnızca beni gerçekten çok etkilemiş, gün içinde bile aklıma gelebilecek kitapları listede tutmaya çalışıyorum. Tersyüz bu listeden asla kaldırılmayacak kitaplardan birisi. Çünkü okuduğum en ilham verici kitap. Okurken çok üzüldüğünüz anlar oluyor bazı karakterler için ama o karakterlerin bu durumla nasıl başa çıktığını görmek sizi rahatlatıyor. Bütün karakterleri çok güçlü ama oldukça zayıf oldukları anlar da var ki bu da kitabı mükemmel yapan bir diğer özelliği. Çok güçlü karakterleri okumak elbette keyif verici ama güçlü karakterlerin zayıflıklarla

Ölümcül Oyuncaklar Seri Yorumu | Kemikler Şehri & Küller Şehri & Camlar Şehri

Resim
Herkese yeniden merhaba! Bugün Ölümcül Oyuncaklar serisinin ilk üç kitabının yorumuyla sizlerleyim. Ölümcül Oyuncaklar serisi, belki bildiğiniz üzere altı kitaptan oluşan bir seri. Ancak yazar Cassandra Clare, aynı dünyaya ait birçok seri yazdığı için, okuma sırası 'bir seriyi bitirip diğerine geçeyim' şeklinde değil. En çok önerilen sıra, ilk önce bu üç kitabı okuyup araya başka bir serisini alıp, sonra bu seriye ait son üç kitabı okumak şeklinde. Okuduğum bu üç kitap, uzun zamandır kitaplığımdaydı. Kemikler Şehri'ni birkaç sene önce okumuştum. Hatta yorumu  okuyabilirsiniz.  Karantina sürecinde de beni içine alacak, elimden bırakamayacağım ve çok da ağır olmayan bir şey okumak istedim. Ölümcül Oyuncaklar serisi de bana tam bu durumum için uygun kitaplarmış gibi geldi. Yanılmamışım da. Uzun zamandır Cassandra Clare okumaya başlamak istiyordum. Bunun sebebi de son çıkarttığı Geceyarısı Leydisi ile başlayan serisinin çok güzel olduğuyla ilgili duyduğum yorumlardı. Ama